Arda Turan Fan Club

Arda Turan Anılar

Onu tanıyanlar için çarşamba akşamı sergilediği performans sürpriz değildi. Zaten patlama yapması bekleniyordu. Tanımayanlar ise "Vay be! Ne çocuk" dedi... 2 gol atmış, bir asist yapmış, G.Saray'a Şampiyonlar Ligi'nin kapılarını açmıştı. Oysa daha 19 yaşındaydı ve Türkiye'de onun gibi gençlere pek şans tanınmıyordu. 10 yaşında Altıntepsi'de başladığı kariyerinin şu ana kadarki en yüksek noktasıydı Boleslav maçı Arda Turan'ın... Birbirinden güzel 2 gol attı, en kritik anda bir tane de Sabri'ye attırarak G.Saray'ı rahatlattı. Herkes "Bu ne sakinlik?" diye içinden geçiriyor ve yaşıyla ters orantılı özgüvenini yadırgıyordu ama o daha önce 79 tane milli maça çıkmış, 2 Avrupa Şampiyonası oynamış bir futbolcuydu. Geliyordu bağıra bağıra... Sesini Gerets biraz geç duydu ama olsun... Artık kimse duymamazlıktan gelemez!

'Kızım olsa veririm'
12 yaşında ayak bastığı Florya'dan 10 gün sonra Almanya'ya turnuvaya götürülecek kadar ümit veriyordu G.Saraylı yöneticilere... Abdullah Avcı'nın G.Saray altyapısına gelişi onun kaderini değiştirdi. 1984 doğumlu PAF Takımı'nı, Avcı 1987 doğumlu oyuncularla takviye etmişti. Genç takımdan PAF'a yükselenlerden biri de Arda'ydı... Abdullah Avcı oğlu gibi sevdiği Arda için "Ben iki maç sonra patlar diyordum, yanılmışım. Bir maç yetti. Çok yetenekli, akıllı, profesyonelliği bilen bir futbolcu. Açıkçası kızım olsa veririm. Bu arada aynı onun gibi olan Ferhat'ı da unutmamak lazım" derken sesindeki mutluluk ifadeleri bu satırlara sığmayacak nitelikteydi.

'Baba sen artık çalışma'
Arda iyi futbolcuydu ama en önemlisi 'Apo Mourinho' diye çağırdığı Abdullah Avcı'nın dediği kadar iyi bir insandı aynı zamanda. G.Saray'ın Denizbank'a kredi borçlarına karşılık olarak Vestel Manisaspor'a yarım devre kiralık olarak giden Arda, buradan eline geçen ilk transfer taksidiyle annesine ve babasına ev almıştı. Annesi Yüksel hanım ve babası Adnan bey artık kendi evlerinde oturacaklardı. Bir de ailesini geçindirmek için araba sırtından inmeyen babasına "Artık sen çalışmayacaksın" demiş, işi bıraktırmıştı.

G.Saray'a dönüşünde artık daha güçlü ve kendine güveni çok daha fazlaydı. Gerets'in gözüne girmeyi başardı bu kez. Ankaraspor deplasmanında 2. yarıda bulduğu şansı değerlendirip, Boleslav karşısında Hasan ağabeyinin formasını kaptı. Yükü ağırdı ama başardı.

'Arda şımarır mı?'
Soyunma odasından önce annesini aradı. Her zamanki sorusunu sordu anasına: "Anneciğim beğendin mi?" Evde televizyon başında maçı izleyen Turan ailesi artık çok daha mutluydu. Oğlunun her düşüşünde "Eyvah" diyen annesi Yüksel hanım maçtan sonra gece tesislerde kalan oğlunu dün akşam saatlerine kadar görememişti ama Arda'nın futbolunu beğendiği kesindi. İkinci telefonu ise Abdullah Avcı'yaydı; "Hocam sorumluğum çok daha arttı. Ama başaracağım göreceksin" diyerek durum raporu veriyordu. Eminim ki G.Saray yönetimi şu anda "Arda şımarır mı?" sorusunu sorup korkuyordur. Arda'yı tanıdıkça bu korkularından kurtulacakları kesin... Çünkü Arda hem futbolcu hem de iyi bir evlat!
_________________________________________________________
30 Ocak 1987’de saatler 14.45’i gösterirken, İstanbul Bayrampaşa’da Adnan-Yüksel Turan çiftinin bir erkek çocuğu dünyaya geldi. Anne-babanın olağanüstü bir özen ve fedakarlıkla büyüttüğü bu çocuk gün geldi Türkiye’nin en çok konuşulan isimlerinden biri oldu. Şöhreti sadece Türkiye sınırlarıyla çevrili kalmadı, Avrupalılar’ın bile tanıdığı isimler arasına girdi.

Bu çocuk, yani G.Saraylı Arda Turan dün 20 yaşına bastı. Öyle hayırlı ve ince düşünceli bir evlat ki, kimseye haber vermeden dünkü antrenmandan sonra elinde bir demet çiçekle Bayrampaşa Altıntepsi’deki evine gitti.

Bu çiçekler sana

Tam doğduğu saatte, yani 14.45’te evinin kapısını çaldı... Kapıyı açan Yüksel hanım, Arda’yı elinde çiçekle karşısında görünce, "Oğlum, ne bu çiçekler? Hayırdır" diye sordu. Arda, "Anne, unuttun mu bugün benim doğum günüm ve sen beni bu saatte doğurdun. Bu çiçekler senin için. Ne mutlu bana, senin gibi bir annem var" diyerek, çiçekleri annesine uzattı ve ardından ellerini öpüp başına koydu.

Hep dua ederdi

Arda Turan, ailesiyle birlikte fotoğraf çektirmeyi sevmediği için bu güzel anı görüntületmedi. Gelecekte bir futbol yıldızı olmasına kesin gözüyle bakılan genç futbolcu, annesine yaptığı sürpriz ile ilgili düşüncelerini şöyle dile getirdi:

"Annem bu yaşıma kadar beni büyük bir şevkatle büyüttü. Futbola başladığım ilk günden beri benim her şeyimle yakından ilgilendi. Deyim yerindeyse benim üzerime titrerdi. Her gün mutlaka yatağımın başucuna bir bardak süt bırakır ve içmem için ısrar ederdi. Hele sabahları kahvaltı yaptırmadan evden bırakmazdı. Beni antrenmanlara gönderirken her defasında sırtımı sıvazlar ve dua ederdi.

Dünyaları veririm

Doğrusunu söylemek gerekirse annemi, babamdan biraz daha fazla severim. O benim hem uğurum hem annem. Her maçtan önce ve sonra mutlaka onu telefonla arayıp duasını alırım. Kazandığım bütün parayı ona veririm. Harçlığımı da ondan alırım. Beni dünyaya getiren ve bugünlere gelmemi sağlayan annem için dünyaları feda ederim."

Arda, kardeşi Okan Turan için de, "O da futbolcu. Şimdi Altıntepsi’de oynuyor. Daha 13 yaşında. İnşallah o da ilerde benim gibi olur" dedi.

(2005)